Uluslararası Ehlibeyt (a.s)Haber Ajansı -ABNA- Son haftalarda Lübnan’a yönelik dış baskılar yeni bir eşiğe taşındı. Washington ve Tel Aviv, sınır hattındaki çatışma denklemine Lübnan ordusunu dâhil ederek Hizbullah’ı yalnızlaştırmayı amaçlayan bir stratejiyi devreye soktu. Bu strateji, hem askeri koordinasyon baskılarıyla hem de ordunun konuşlanma düzenini değiştirmeye yönelik taleplerle kendini gösteriyor.
Ancak Beyrut cephesi, söz konusu baskılara sert sayılabilecek bir tutumla karşılık verdi. Cumhurbaşkanı Jozef Aun, hükümet yetkilileriyle birlikte yaptığı değerlendirmelerde, dış güçlerin çatışmayı Lübnan’ın içine taşıma niyetinin farkında olduklarını belirterek ordunun bu planlarda bir rol üstlenmeyeceğini açıkça ortaya koydu. Üst düzey yetkililer, İsrail’in güvenliği için Lübnan askerinin “sınır muhafızlığına indirgenmesini” kabul etmeyeceklerini vurguladı.
Siyasi analistler, ABD–İsrail hattından gelen bu yeni baskının, direniş cephesini zayıflatmayı amaçlasa da ülkenin kırılgan iç yapısını hedef aldığına dikkat çekiyor. Buna göre dış güçlerin beklentisi, ordunun Hizbullah ile karşı karşıya gelmesi üzerinden Lübnan’da kontrol edilebilir bir iç gerilim ortamı yaratmak.
Direniş kaynakları ise bu hamlenin başarı şansının bulunmadığını, Lübnan ordusunun toplumun ortak kurumu olarak bu tür senaryolara teslim olmayacağını belirtiyor. Aynı kaynaklar, Washington ve Tel Aviv’in bu girişiminin bölgesel denklemde yeni bir kırılma yaratmaktan çok, kendi stratejik çıkmazlarını gizleme çabası olduğunu ifade ediyor.
Ülkede siyasi çevrelerde hâkim olan görüş, ordunun dışarıdan kurgulanan bir çatışmanın parçası yapılmasına izin verilmeyeceği yönünde. Lübnan’ın geçmiş iç savaş deneyimlerinin, toplumun benzer bir tuzağa yeniden düşmesini engelleyecek bir hafıza oluşturduğu hatırlatılıyor.
yorumunuz